Sayfalar

26 Ağustos 2011 Cuma

Tüp bebek nedir, kimlere uygulanır?

Tüp bebek nedir, kimlere uygulanır?

Hayatımıza son 30 yılda giren ve bizim için hızla sıradan bir yöntem haline gelen tüp bebek uygulaması nedir ve nasıl yapılır? Sorularınızın cevabını burada bulabilirsiniz.
Tüp bebek uygulamasını kısaca özetlemek gerekirse, kadın ve erkeğe ait üreme hücrelerinin vücut dışı koşullarda döllenme işlemi diyebiliriz.
Bu yöntemde erkek ve kadın üreme hücreleri vücut sıcaklığındaki, uygun bir ortamda 48 saat bekletilir. Bu sürede elde edilen yumurtaların yaklaşık yarısında döllenme oluşur. Bu döllenmiş yumurtalar embriyo (cenin) olarak adlandırılır ve son hedef olan kadın rahmine yerleştirilir.

Embriyolar rahim içerisine rahim ağzından ince bir katater ile yerleştirilir. Bu işlemler sonucu kadınların yaklaşık %50'sinde gebelik oluşur. Ancak bu gebeliklerin bir kısmı düşük ile sonlanır. Tedaviye giren çiftlerin uygulama başına yaklaşık % 40'ında çocukları olur. Bu oran birçok uygulama sonucu % 70 - 80'lere çıkabilir. Geri kalan % 20 - 30'luk grup modern tıbbın bütün olanaklarına rağmen günümüzde çocuk sahibi olamaz.
Tüp bebek yöntemlerinde çeşitli ilaçlarla (Gonal-F, Puregon, Menogon) kadının yumurtalıklarının uyarılması sağlanır. Yumurtalıkların uyarılmasının amacı, embriyo oluşturmaya aday çok sayıda yumurta elde etmek. Çok sayıda embriyonun rahim içine yerleştirilmesinin (embriyo transferi) gebelik şansını artırdığı görüldü (gebelik oranları, bir embriyo yerleştirildiğinde yaklaşık %10, üç embriyo yerleştirildiğinde ise %40 -50 civarında).
Merkezimizde özel durumlar dışında rahim içine üç embriyo yerleştirilir.
Tüp bebek hakkında genel bilgiler
Tüp bebek, klasik yöntemler ile gebe kalamayan kadınlarda uygulanan bir tedavi şekli. Erkek (sperm) ve dişi (yumurta) döl hücrelerinin laboratuvar koşullarında birleştirilmesi sonucunda oluşan embriyoların, rahime transferi ilkesine dayanır. Laboratuvar koşullarında gerçekleştirilen döllenme, kendiliğinden (in vitro fertilizasyon) ya da insan eliyle, tek yumurta içine tek sperm verilmesi ile (mikroenjeksiyon) sağlanır.
Tüp bebek, önceleri enfeksiyon veya cerrahi işlem sonucunda tüplerinde kalıcı hasar oluşan kadınlarda uygulanmaya başlanmış, kısa bir süre sonra ise, kısırlığa yol açan diğer nedenlerin tedavisinde de kullanılır hale gelmiş. Bugün, endometriozis, nedeni açıklanamayan kısırlık olguları ve erkeğe bağlı kısırlıkta, tüp bebek yöntemleri ile başarılı sonuçlar alınır.
Özellikle son yıllarda uygulanmaya başlanan mikroenjeksiyon, sperm sayısının çok düşük olması ve hatta menisinde hiç sperm olmamasına karşın, testisinde sperm bulunan erkeklerin tedavisinde bir devrim olarak nitelendiriliyor.

24 Ağustos 2011 Çarşamba

Amniyon sıvısının azlığı da, çokluğu da bebek için tehlike işareti!

Dokuz ay gün boyunca bebeğin içerisinde bulunduğu ve korunmasını sağlayan amniyon sıvısının miktarının az veya çok olması bebeğin sağlığını olumsuz etkileyebilir. amniyon sıvısı ve amniyosentez hakkındaki tüm sorular

Amniyon sıvısı nedir?

Bebeğin hamilelik boyunca içinde yüzdüğü berrak ve steril sıvıya amiyotik sıvı denir. Bu sıvı anne karnında bir yandan bebeğin rahatça hareket etmesini sağlarken bir yandan da dışarıdan gelebilecek darbe ve enfeksiyonlara karşı korur. Ayrıca 37 derecede sabit kalarak fetüsü yazın sıcaktan, kışın soğuktan korur.

Amniyon sıvısının kaynağı nedir?

Hayatın üçüncü haftasından itibaren embriyonun üstünde çok küçük bir boşluk olarak ortaya çıkar. Kademeli olarak büyüyerek fetüsün etrafındaki su kesesi oluşur. Bu keseyi dolduran amniyotik sıvı esas olarak keseyi oluşturan

17 Ağustos 2011 Çarşamba

Bebeğin ilk 1000 günü hayatını belirliyor

Bir bebeğin ilk 1000 gününün, hayatının geri kalan kısmındaki sağlık durumu üzerinde büyük belirleyiciliği olduğu belirtildi.
Daily Mail'de yayınlanan habere göre, anne karnında geçirilen 9 ay ile sonraki iki yıl, o bebeğin ileride şeker hastalığına yakalanmasından kalp krizi geçirmesine, gelecekteki kilosundan ömür süresine göre birçok hayati unsur üzerinde belirleyici oluyor.
Söz konusu teori, Prof. David Barker ile Southampton Üniversitesinden meslektaşları tarafından onlarca yıl süren araştırmayla geliştirildi.
Barker ile ekibi, bir çocuğun gelişiminde bir dizi kritik aşama olduğunu, her bir aşamada durumun iyi olmaması halinde daha sonra sorunların ortaya çıkabileceğini düşünüyor.
Bu sorunlar, daha bebek anne karnındayken belirleniyor. Annenin yetersiz beslenmesi karnındaki çocuğun kilosunu ve plesentayı etkiliyor;, gebeyken sigara içmek, alkol ve uyuşturucu kullanmak veya strese girmek de bebeğin ilerideki sağlığı üzerinde önemli etki yapıyor.

13 Ağustos 2011 Cumartesi

Gebelikte İzlem : Gebelik döneminde yapılan muayeneler ve tetkikler

GEBELİKTE İZLEM
Gebelikleri sırasında doktor kontrolünde olan kadınların genellikle daha az gebelik ve doğum komplikasyonlarıyla karşılaştıkları ve daha sağlıklı bebekler doğurdukları kabul edilmektedir. Aynı şekilde, bakıma ne kadar erken ve düzenli başlanırsa, sonucun o kadar iyi olduğu da açıktır. Gebelik kontrollerine, geciken adeti takip eden ayın içinde başlanması en uygunudur. Bunun amacı, dış gebelik, boş kese gebeliği (anembryonik gebelik), üzüm gebeliği (hidatidiform mole) vb. gibi erken gebelik patolojilerinin ve çoğul gebeliklerin saptanmasıdır. 28. haftaya kadar, anormal bir durum olmadığı sürece ayda bir kez kontrole gelmeniz istenir. 28 - 36. haftalar arası ayda iki, gebeliğin son ayı içinde de haftada bir kez kontrole gitmeniz uygundur. Yine gebeliğiniz sırasında sigara, alkol ve çeşitli uyuşturucu maddelerden kaçınılması, doktorunuz gerekli görmedikçe rontgen ışınlarına maruz kalınmaması bebeğinizin sağlığı açısından çok önemlidir.

Solaryum uyuşturucu etkisi yapıyor!

Bilim adamları son olarak solaryum cihazlarıyla bronzlaşmanın beyinde hasar oluşturabileceğini keşfetti.

Southwestern Tıp Merkezi'nden bir grup gönüllü üzerinde araştırma yapan ekipte, gönüllüler iki seans solaryum cihazına girerek bronzlaştılar. Seansların birinde UV filtresi kullanılarak UV ışınları bloke edildi. Bir diğer seansta ise filtre kullanılmadı ve deneklere bu bilgi verilmedi.

Bebeğin damak tadı

 Çocuklarının sebze sevmesini isteyen annelerin, gebeyken bol bol sebze tüketmeleri gerekiyor.

Philedelphia'da yapılan araştırmada, bebeklerin ana rahmindeyken sağlıklı gıdalarla ilgili damak tadı geliştirebileceği belirlendi.
Pediatrics dergisinde yayınlanan çalışmalarında araştırmacılar, tat duygusunun anneden bebeğe amniyo sıvısı yoluyla geçtiğinin saptandığını bildirdi.

12 Ağustos 2011 Cuma

Güzel Bebek Fotoğrafı, Beautiful Baby Photo

güzel bebek fotoğrafı, beautiful baby photo, Ohio

sevimli bebek resmi, cute baby photo

11 Ağustos 2011 Perşembe

Bebeklerin Sebze Sevgisi

Sebze sevgisi anne karnında başlıyor

Çocuklarının sebze sevmesini isteyen annelerin, gebeyken bol bol sebze tüketmeleri gerektiği bildirildi.
Philedelphia'da yapılan araştırmada, bebeklerin ana rahmindeyken sağlıklı gıdalarla ilgili damak tadı geliştirebileceği belirlendi.
Pediatrics dergisinde yayınlanan çalışmalarında araştırmacılar, tat duygusunun anneden bebeğe amniyo sıvısı yoluyla geçtiğinin saptandığını bildirdi.
Araştırmanın başkanlığını yapan Julie Mennella, ''Vanilya, havuç, sarımsak, nane, anoson gibi tatların amniyo sıvısına veya anne sütüne geçtiğini'' söyledi.

10 Ağustos 2011 Çarşamba

Bebeğin cinsiyeti Kan testiyle belirlenecek

Bebeğin cinsiyetinin anneye yapılan kan testiyle çok daha erken ve büyük oranda kesin olarak belirlenebileceği belirtildi.

Amerikan Tıp Derneğinin dergisinde (JAMA) yayımlanan makaleye imza atan bilimadamları, 3 bin 524 gebeliği kapsayan 57 araştırmayı inceledi.
Bebeğin cinsiyetinin anneye yapılan kan testi sayesinde çok daha erken ve büyük oranda kesin olarak belirlenebileceğini belirten bilimadamları, cinsiyete bağlı genetik anormallik risklerinin amniyosentez yönteminden daha az riskle teşhis edilebileceğini vurguladı.

Güneşe aşırı maruz kalmış otomobil koltukları

Anne-babalara otomobil koltugu uyarısı

ABD'de yapılan bir araştırma, güneşe aşırı maruz kalmış otomobil koltuklarının, bebeklere zararlı olduğunu ortaya koydu.
New York-Daily News gazetesinin haberine göre, Michigan eyaleti Ann Arbor Ekoloji Merkezinde yapılan araştırmada, incelemeye tabi tutulan 150 otomobil koltuğunun yüzde 60'ında brom ve klora rastlandı.

8 Ağustos 2011 Pazartesi

Tüp Bebek yapacaksanız Plastik ürünlere dikkat

"Plastik ürünlere dikkat"

Uzmanlar, özellikle tüp bebek tedavisi gören kadınları platik ürünlerin kullanımı konusunda uyarıyor.
 Günlük hayatımızda kullandığımız ambalajların, kapların çoğu plastik malzemelerden oluşuyor. Ancak, yapılan araştırmalar, pek çok plastik ürünün içeriğinde bulunan “Bisfenol-A” maddesinin, üreme hormonlarını etkileyen bir özelliğe sahip olduğunu gösteriyor. Plastiklerde bulunan Bisfenol-A’nın, özellikle tüp bebek tedavisi gören kadınların kanlarında yüksek oranda bulunması ise yumurta kalitesini düşürerek, tedavi başarısını olumsuz yönde etkileyebiliyor.
Memorial Antalya Hastanesi Tüp Bebek Merkezi Sorumlusu Op. Dr. Batu Aydınuraz ve Laboratuvar Şefi Biyolog Doktor Enver Kerem Dirican, plastiklerde bulunan “Bisfenol-A”nın tüp bebek tedavisi üzerindeki etkileri hakkında bilgi verdi.

“Yumurta sayısında azalmaya yol açabilir!”
Mutfaklarımızda yaygın bir şekilde kullanılan plastik ürünlerin pek çoğunda karşımıza çıkan “Bisfenol-A”, endokrin sistemi olarak adlandırılan iç salgı sistemini bozucu özelliğe sahiptir. Bisfenol-A, üreme hormonlarının etkisini taklit etmekte ve vücudumuzun doğal hormonlarının yerine geçer. Yapılan araştırmalar, tüp bebek tedavisi gören kadınların kanlarında bu maddenin yüksek çıkması halinde döllenme yüzdelerinin ciddi oranda düştüğünü gösteriyor.
Fareler üzerinde yapılan araştırmalara göre Bisfenol-A DNA’yı etkiliyor ve etkilenen genler yavru farelere de aktarılıyor. Ayrıca fare yumurtalıklarını da etkileyerek, üretilen yumurta sayısının azalmasına yol açan Bisfenol-A, insanlar üzerinde benzer etkilere sahip. Bisfenol-A, tıpkı farelerde olduğu gibi, tüp bebek tedavisi gören kadınlarda yumurta sayısında azalmaya yol açıyor.

Isıtılan plastik kaplar yumurta kalitenizi düşürebilir
Plastik ürünlerde bulunan Bisfenol-A’nın, kadınların yumurta sağlığı üzerindeki olumsuz etkilerini en aza indirmek için plastik kapların bilinçli kullanımı büyük önem taşıyor.
Çocuk isteyen anne adaylarının, özellikle tüp bebek tedavisi gören kadınların, alabileceği önlemler şöyle sıralanabilir;
•    Yiyecek-içecek saklamak amacıyla kullanılan kaplarda plastik malzemeler yerine cam ürünler tercih edilmeli
•    Özellikle gıda saklanan plastik kaplar ısıtılmamalı
•    Sıcak gıdalar plastik kaplara yerleştirilmemeli
•    Isıtılan plastik ürünlerdeki Bisfenol-A’nın gıdaya geçişi artığından, bu tür plastik ürünler mikrodalga fırınlarda, ısıtmak ve pişirmek amaçlarıyla kesinlikle kullanılmamalıdır.
******************************* Bebek Bakımı - Bebek Beslenmesi - Bebek Sağlığı Hamilelik - Tüp Bebek - Doğum -- Çocuk Eğitimi çocuk gelisimi, Çocuk Psikolojisi

4 Ağustos 2011 Perşembe

Yeme bozukluğu hamile kalmayı geciktiriyor

İngiltere'de yapılan bir araştırmaya göre, yeme bozukluğu olan blumiya ya da anoreksiya hastalığı geçmişi olan kadınların yüzde 39.5'inin hamile kalmaları 6 aydan daha uzun bir süre alıyor.
Yaygın kronik hastalıklardan biri olan yeme bozukluğunun hamile kalmayı geciktirdiği bildirildi. İngiltere'de yapılan bir araştırmada, yeme bozukluğu olan blumiya ya da anoreksiya hastalığı geçmişi olan kadınların yüzde 39.5'inin hamile kalmalarının 6 aydan daha uzun bir süre aldığı belirlendi.

Hamilelikteki stres bebeğin ömründen çalıyor

Hamilelik sırasındaki stres sadece anneyi değil, doğacak bebeği de olumsuz etkiliyor.
Bebek Sağlığı Hamilelik- Proceeding of the National Academy of Science dergisinde sonuçları yer alan uluslararası araştırmaya göre, hamilelik sırasında ağır stres altında kalan kadınların çocuklarının, telomerleri kısa oluyor.
Araştırma, annesi hamileyken yoğun stres yaşayanların telomerlerinin, yetişkin yaşlarda, hamileliğinde ağır stres yaşamayanların çocuklarına oranla önemli ölçüde kısa olduğunu gösterdi.

3 Ağustos 2011 Çarşamba

Gebelik depresyonu, çocuğu etkiliyor

Hamilelik depresyonunun, doğan çocuğun ileride şiddete eğilimli olmasına yol açabildiği ortaya çıktı.


Cardiff ve Bristol üniversiteleriyle King's College London'dan bilim adamlarının araştırmasına göre, hamilelikte depresyona giren kadınların ergenlikte şiddete meyilli çocuk doğurma ihtimali 4 kat daha fazla.
Bu bağlantının, kadın doğum yaptıktan sonra depresyona girmese bile geçerli olduğu belirtildi.
Daha önce yapılan araştırmalar, doğum sonrası depresyonun çocuğun davranışlarını etkileyebileceğini ortaya koymuştu. Ancak doğum öncesi depresyonla çocuğun davranışı arasındaki bağlantıyı ortaya koyan yeni araştırma, bu alanda yapılan ilk çalışmalar arasında bulunuyor.

2 Ağustos 2011 Salı

İnek sütü bebeklere tuzlu geliyor

Bilim adamları, inek sütünün 1 yaşın altındaki çocuklar için çok tuzlu olduğunu ve bu yaş grubundakileri verilmemesi gerektiğini bildirdi.
Bebek Sağlığı
Bebek Bakımı - Bebek Beslenmesi - European Journal of Clinical Nutrition dergisinde yayınlanan araştırmada, inek sütünün anne sütünden dört kat daha tuzlu olduğu belirtildi.
Bristol Üniversitesi'nden Dr. Pauline Emmett ile Vicky Cribb'in 1991 veya 1992 yıllarında yaklaşık 1200 yeni doğmuş ve 8 aylık bebekler üzerinde yaptıkları incelemede, her 10 bebekten 7'sinin beslenmesinde çok fazla tuza rastladı.

Hamilelikte elektrikli cihaz kullanımına dikkat

Elektrikli cihazların yaydığı elektromanyetik dalgaya, hamilelikte uzun süre ve yoğun olarak maruz kalan annelerin çocuklarında astım riskinin arttığı tespit edildi.
Archives of Pediatrics & Adolescent Medicine dergisinde yayımlanan araştırmaya göre, bir çocuğun astım hastası olma ihtimali, annesinin hamileyken maruz kaldığı, elektrik hattı, mikrodalga ve diğer elektrikli cihazların oluşturduğu çok düşük frekanslı elektromanyetik alan olan elektrosmoğun miktarıyla doğru orantılı.
Amerikalı bilim adamları, 801 hamile kadını ve doğan çocuklarını yaklaşık 14 yıl boyunca takip etti. Hamilelere, taşınabilir bir ölçüm cihazı veren bilim adamları, bu sayede, her kadının hangi ölçüde elektrosmoğa maruz kaldığını belirledi. Doğan çocukların sağlık durumları da 13 yıl süresince izlendi.